Еуразия қыпшақтары. Тарих, тіл, жазба ескерт. Конф. матер. 2013
Kıpçak Kelimesi ve Çincenin Yapısı Kıpçak boyundan tarihte net olarak ilk bahis, 9. yüzyıl Arap kaynaklarındadır
(Buharalı, 1995:744; Şeşen, 1998:184). Ancak, bunlardan önce 760 tarihinde
dikilmiş olan Şine-Usu yazıtında geçen, harfleri silinmiş bir ifadeyi Klyaştornıy
“Tür(k) (Kı)bçak” olarak restore etmiştir (Ercilasun, 2010: 135). Kelime elimizde
bütünüyle mevcut olmasa da Klyaştornıy’nin bu restorasyonu birçok araştırıcı
tarafından kabul görmüştür. Ahmet B. Ercilasun, Şine-Usu’daki metni Arapça
kaynaklarla karşılaştırarak Kıpçakların Doğu Gök-Türklerinde hâkim boy olması
ihtimali üzerinde ciddi bir şekilde durmuş ve bu konuda güçlü deliller getirmiştir
(Ercilasun, 2010: 355-356). Bu durumda Kıpçak boy adının ilk yazılışına 760
yılında rastlandığını söylemek yanlış olmayacaktır.
Bilindiği üzere Çince ne bizim, ne de Batı’nın dillerine benzemeyen bir şekilde
heceye dayanan bir dildir. Bu sebeple, yabancı dilden Çinceye giren kelimelerin
telaffuzu bazen ciddi ölçüde farklılaşır. Çincenin neredeyse tek kaynak olduğu en
eski tarihimizi araştırırken bu durum büyük zorluklar yaratır. Neyse ki, İslami
dönemden itibaren kaynakların çeşitlenmesiyle bu Çince telaffuzların önemli bir
kısmının tespiti daha rahat bir şekilde yapılabilmektedir.
Bugünkü Çincede Kıpçak kelimesi karşılığı olarak “Çin-ça” kullanılmaktadır.
İşin ilgi çeken ve biraz da beni bu araştırmaya iten yönü ise Altın Orda Hanlığının
Çincede “Çin-ça Han-guo”, yani Kıpçak Hanlığı olarak anılmasıdır. Görünüşe göre
Çin tarihçiliği, sınırlı sayıdaki Moğol yöneticiyi dikkate almamış, hanlığın genel
halkını, yapısını ve idaresinde yer alan topluluğu daha önemli görmüştür.
Araştırmamda bu sebeple 14. yüzyılın ikinci yarısında yazılmış olan Yüen Tarihi’nde “Çin-ça” kelimesinin incelenmesi üzerine odaklandım. Genel olarak
söylemek gerekirse kaynakta Kıpçaklardan bu telaffuzla bahsedilmektedir. Ancak,
Kıpçak Hanlığı diye bir tabir yoktur.